Mean Girls filmindeki Cady Heron bir keresinde şöyle demişti: “Kadınlar Dünyası’nda, Cadılar Bayramı yılda bir gece boyunca bir kızın tamamen seksi giyinebileceği ve diğer kızların buna hiçbir şey diyemeyeceği tek zamandır.”
Eh, bu kural hâlâ geçerli, ama artık sadece kızlar için değil! Çünkü bugünlerde Cadılar Bayramı, herkesin biraz daha cesur, biraz daha kışkırtıcı olabileceği bir gece haline geldi.
Korku mevsimi kapıda! Peki sen bu yıl kim ya da ne olacaksın? Daha da önemlisi, Cadılar Bayramı ruhunu yatak odasına nasıl taşıyacaksın? Eğer henüz bir fikrin yoksa, merak etme. Bu kısa rehber, seni hem korkutacak hem de baştan çıkaracak birkaç yaratıcı Cadılar Bayramı rol yapma oyunu fikriyle tanıştıracak.
Alacakaranlık
Tamam, şimdi bizi bir dinle. Evet, Alacakaranlık serisi hem sonsuz bir meme(mizah) kaynağı hem de hâlâ birçok kişinin gizli favorisi. Çünkü o kadar “fantastik” ki, kendini bu dünyaya kaptırmamak imkânsız. Eğer sen de vampir temasına, karanlık romantizme ve biraz da doğaüstü dokunuşlara ilgi duyuyorsan, bu hikâyeyi yatak odasında canlandırmak sandığından çok daha kolay.
Biriniz vampir, diğeri ise ölümlü olabilir. Ölümlü olan ayakta durur, vampir ise ona yaklaşır. Baskın, kararlı ve davetkâr. Isırmaya hazır, dönüşümün eşiğinde… Bu atmosferi güçlendirmek için çilek şurubu veya benzeri renkli bir tatla ufak “food play” dokunuşları ekleyebilirsin; özellikle boyun öpücüklerinde etkisi garanti.
Biraz daha sade ama aynı derecede yoğun bir deneyim istiyorsan, hafif vurmalı oyunlar veya esnek pozisyonlarla vampirlerin vahşi doğasını yansıtabilirsin. Ve tabii asıl soru şu: Ölümlü, bu tempoya ayak uydurabilecek mi? İşte gecenin asıl testi bu.
Hayalet Avcıları
Burada “ghosting” kesinlikle yasak.
Bu senaryoda roller basit ama etkili: Biriniz kahraman “hayalet avcısı”, diğeri ise baştan çıkarıcı bir “seksi hayalet”. Cadılar Bayramı gecesinin o oyunbaz enerjisini bu şekilde yatak odasına taşımak hem eğlenceli hem de bol kahkahalı bir deneyim yaratır.
Avcı, hayaleti “yakalamaya” çalışırken işler hızla fizikselleşir. Klasik filmdeki o meşhur “emme” sahnesinin, bu versiyonda çok daha keyifli bir anlamı var. Burada asıl mesele, bedenlerin birbiriyle kurduğu enerjiyi keşfetmek. Hayalet mi avcıyı etkiliyor, yoksa tam tersi mi? Belki de gecenin sonunda kim kimi “yakalayacak” hiç belli olmaz.
Çığlık
Bu kez aramalar tehditkâr değil, sadece biraz daha ateşli! Bu senaryoda biriniz “katil”, diğeri ise “kurban” rolünde. Ama korku değil, arzu dolu bir hikâye bu. Telefon çalıyor, karşıdaki ses fısıldıyor:
“Evde yalnız mısın? Kendine dokunmak istiyorsun, değil mi?”
“Dinle beni bebeğim, gerçekten zirveye ulaşmak istiyorsan…”
“Telefonu kapatmam. Ta ki adımı haykırana kadar.”
Bu tarz konuşmalar, klasik Scream atmosferini tamamen tersine çeviriyor. Korkuyu değil, gerilimin verdiği o tatlı heyecanı ön plana çıkarıyor.
Bir başka senaryo da evin içinde küçük bir “kovalamaca” oyunu olabilir. Bu kez bıçak yok, onun yerine “kurbanın” en sevdiği seks oyuncağı var. Eğer katil onu yakalarsa, oyuncak da kurban da tamamen onun kontrolünde. İster yavaş ve duyusal, ister Cadılar Bayramı ruhuna uygun şekilde biraz daha sert ve tempolu bir deneyim… Seçim tamamen size kalmış.
Harry Potter
Expelliarmus! Bu kez asalar ve süpürgeler bir kenara, sıra seks oyuncaklarının büyüsünde. Cadılar Bayramı’nda büyü yapmak hiç bu kadar keyifli olmamıştı.
Bir senaryo: İkiniz de büyücüsünüz ve yanlışlıkla bir seks oyuncağı yaratmışsınız. Diyelim ki asa şeklinde bir masaj aleti. Merakınıza yenilip partnerinizle birlikte denemeye karar veriyorsunuz. Siz büyünün etkisine kapılırken, partneriniz büyülü dokunuşun ayarlarını kontrol ediyor… Ve bir anda odayı büyü değil, tamamen tutku dolduruyor.
Bir diğer fikir de sihirli bir küvet sahnesi. Köpükler arasında parlayan mumlar, aromatik yağlar, belki biraz da aşk iksiri… Başlangıçta tamamen “araştırma” amaçlı başlayan büyü, farkında olmadan arzu dolu bir deneye dönüşüyor. Sonuçta sihrin özü, hayal gücünde gizli ve Cadılar Bayramı gecesi, bu büyüyü yaşamanın tam zamanı.
Grinin Elli Tonu
Bu klasiği atlamak olmaz, özellikle BDSM dünyasının cazibesine ilgi duyuyorsan! Bu senaryoda roller belli: Biriniz Bay (ya da Bayan) Grey olurken, diğeri Anastasia Steele ya da kendi yarattığınız bir karakter. Önemli olan isimler değil, aranızdaki enerji.
Odanın ışıklarını kısın, belki kırmızı bir ampul takın; atmosfer anında değişecektir. Grey karakteri, önceden hazırladığı oyuncakları yavaşça ortaya koyar, bir ipucu: bu aşama tamamen planlama ve güven üzerine kuruludur. Bu sahne, tıpkı filmdeki ilk buluşma gibi olabilir: hafif kamçı sesleri, ritmik dokunuşlar, derin nefesler…
Ama eğer ikiniz de deneyimlisiniz, senaryoyu tersine çevirebilirsiniz. His oyunları (sensation play), sıcak-soğuk temalı dokunuşlar ya da göz bağlarıyla gizemi artırmak harika bir başlangıç olur. Bu oyunda kontrol kimde olursa olsun, önemli olan güvenle teslim olmaktır. Bay ya da Bayan Grey hazır peki ya sen?
Son Dokunuş
Cadılar Bayramı, senin istediğin kadar korkutucu ya da kışkırtıcı olabilir. Asıl önemli olan, sen ve partnerinin ne istediğinizi açıkça konuşmanız ve kendinizi her an güvende hissetmeniz. Rol yapma oyunları ancak karşılıklı rıza, iletişim ve güvenle gerçekten keyif verir.
Umarız bu küçük rehber, yaratıcılığını ateşlemiş ve Cadılar Bayramı gecene biraz ekstra büyü katmıştır. Unutma, sınırları siz belirlersiniz önemli olan birbirinizi anlamak, dinlemek ve birlikte keşfetmektir.
Daha fazla seks, ilişki ve kültür odaklı içerik için Saklı Oda Blog’a göz atmayı unutma. Belki de bu sadece yeni bir fantezinin başlangıcıdır.
Yorumlar